Dünya üzerinde ve ülkemizde başta otizm olmak üzere bir çok alanda kullanılan bir terapi olan Duyu bütünlemesi, duyuların algılamaya dönüştürülmesini amaçlayan bir süreçtir.Merkezi sinir sistemi (beyin) ve vücudun çeşitli duyusal sistemlerinden gönderilen duyusal bilgileri işler, bunları organize eder önem sırasına göre sıralar ve bilgiyi anlamaya çalışır. Herhangi bir duruma karşı bir davranış geliştirebilmek için düşünceler, duygular, motor tepkiler (davranışlar) ya da bütün bunların hepsi aynı anda gerekebilir.
Duyu bütünleme; duyusal bilgilerin sinir sisteminde ayırt edilmesi, kayıt edilmesi, modülasyonu ve birbirine entegre edilerek organize edilen beyindeki karmaşık süreçlerdir. Duyusal bütünleme süreçlerindeki problemler insan davranışlarında; öğrenmeden motor gelişime, akademik yetenek, dikkat ve davranışa, uykudan yemek yemeye kadar farklı alanlarda sorunlara yol açar. Duyu bütünleme terapisi; doğru adaptif ve fonksiyonel cevapları açığa çıkarmak amacıyla, bireyselleştiriliş özel programlar şeklinde birebir uygulanan, duyusal anlamda zenginleştirilmiş eğlenceli ve interaktif oyun ve aktivitelerden oluşan bir tedavi şeklidir. Tedavide sinir sisteminin çevresel girdilere ve taleplere yanıt olarak değişebilme kabiliyeti olarak tanımlanan nöroplastisite temel alınarak; beyin sapı seviyesinde işlenen zenginleştirilmiş duyusal fırsatların ve "tam kararında" yapılandırılmış olan; duyu ve motor zorluklarla limbik sistem üzerinde çocuğun motivasyonunu uyararak çocuğu zorlayan (challenging) ve daha komplex somatomotor adaptif yanıtları ortaya çıkaran sensory- motor aktiviteler kullanılır. Bu aktiviteler görsel, işitsel, taktil, vestibuler, proprioseptif, tat gibi uyaranları içerirken, çocuğun duyusal problemlerine göre terapist tarafından şekillendirilir. Yapılan sistematik ve randomize araştırmalarda, duyu bütünleme terapisi ile çocuklarda özellikle, dikkat, davranışsal ve duygusal düzenleme, bilişsel beceriler, regulasyon, okuma bazlı beceriler, sosyalleşme becerileri, benlik saygısı, oyun becerileri, sensorimotor, ince-kaba motor ve motor planlama alanlarında ve işitsel-görsel algı gibi spesifik duyu farkındalıklarında gelişimler gösterildikleri bildirilmiştir ve gelecekte klinik bağlamda alternatif bir terapi yöntemi olarak umut vad etmektedir.